Rotamız Avlakkaya. Avlakkaya Sakarya vadisi içerisinde yeşilin her tonu ve küçük büyük şelaleleri barındıran Eskişehir’e yakın bir yer. Toplu taşıma ile bölgeye ulaşmak mümkün. Eskişehir otogarından Sarıcakaya otobüsleri/minibüsleri ile Yarımca Köyünden 5 km’lik bir yürüyüş sonrası veya Mihalgazi otobüsleri/minibüslerini kullanarak, Bozdağ yol ayrımından yaklaşık 4 km sonra ineceğiniz yerden, 1 km’lik bir yürüyüş sonrası ulaşabilirsiniz. Fakat doğa yürüyüşleri konusunda tecrübeniz yok ise (teknik ekipman, harita ve yön bilgisi vb. başta olmak üzere) bu ve buna benzeri yürüyüşlerde mutlaka profesyonel destek almanızı tavsiye ederim.
Avlakkaya halk arasındaki ismidir ve Eskişehir’de doğa yürüyüşüne başlayan herkesin gittiği ilk parkurlardan birisidir. Burada bulunan büyük kayaların içerisine saklanan avcılar bölgeye gelen hayvanları avladığı için bu ismi almış. Harita üzerindeki gerçek ismi ise Parmakkaya’dır. Bu ismi almasının sebebi fotoğraflarda da görüldüğü gibi kayaların görünüşünün havaya kaldırılmış parmak gibi olmasıdır. Gürgen ağaçları ile kaplı Parmakkayalar bölgesi sonbaharın renklerini görmek için de tam bir doğa harikasıdır. Bozdağ’ın sert ikliminin aksine Avlakkaya bölgesinde Akdeniz ikliminin etkileri görülüyor. Öyle ki alanda üzüm asması ve böğürtlen gibi birçok bitki rahatlıkla yetişebiliyor.
Temiz havanın hüküm sürdüğü Avlakkaya yürüyüşümüze biz Yarımca’dan başladık. Köyün adı daha önceden Yarıca imiş. Bunun nedeni ise Sarıcakaya ilçesi ile Eskişehir’in ortasında yer aldığından dolayıdır. Zamanla Yarıca Köyünün adı Yarımca Köyü olarak değiştirilmiş. Köy Oğuz Türklerinin Kayı Boyuna mensup Karakeçili Yörük Aşireti üyeleri tarafından kurulmuş. Yarımca’dan kuzeye doğru dere yatağı boyunca giden yolu takip ettiğinizde bu yol sizi Avlakkaya’ya çıkaracaktır.
Macera arayan (tabi bilgi, tecrübe ve ekipmanı tam olanlar için) doğaseverler isterler ise Avlakkaya’ya 1 km kala kanyondan devam edebilirler. Kanyona girmeden batılarında kalan Gök Tepeye çıkarak manzaranın tadını çıkarabilir, Avlakkaya’yı kuş bakışı görebilirler. Kanyonda kış ve ilkbahar aylarında çok su olduğu için kesinlikle girilmemeli, kanyonun taşları da aşırı derecede kaygan. Kanyona girmek için en uygun zaman Haziran’dan Eylül sonuna kadar olan dönem. Kanyonun uzunluğu yaklaşık 1,5 km. Kanyon içinde küçük şelaleler ve havuzlar içinde ıslak bir yolculuk arayanlar için zorlu ama kaçırılmayacak bir fırsat.
Bölgede hemen her yere kamp kurabilirsiniz. En çok tercih edilen yer yine kayaların olduğu bölge. Fakat bu bölgede defineciler tarafından birçok çukur kazılmış. Bu yerleri hava aydınlıkken tespit ederseniz, gece oluşabilecek kazaları da engellerseniz. Bölgede ayı, kurt, akbaba gibi hayvanlar ile karşılaşmak mümkün siz onlara zarar vermediğiniz sürece onlarda size bir şey yapmazlar. Özellikle Avlakkaya civarındaki engerek yılanlarına da dikkat…